En Kötü Günlerinizden Ne Öğreniyorsunuz?
Hayatınızın en kötü günleri bugün size en önemli dersleri vermiş olabilir mi?
Başınıza gelen, geçmişte kötü dediğiniz bir olayı düşünün. Şimdi, farklı bir bakış açısıyla o olayın size neler öğrettiğini bulun. Belki aldatıldınız, belki işinizden atıldınız, belki iflas ettiniz, belki kandırıldınız…
Ama o tecrübeden bir şeyler edindiniz. Şimdi düşünün, o yaşadıklarınız boşuna değildi. Size ne mesaj veriyordu? Yaşadığımız, gördüğümüz her şey bize bir şey anlatır. O olayları yaşarken hangi inanç ve düşüncelere sahiptiniz?
Şimdi, o olayın etkisinden çıkmak neler yapabilirsiniz?
Evet, bazı durumlarda olayın etkisini atlatmak kolay olmuyor. Peki, o olaya takılı kalıp, üzülmeyi mi, yoksa o olaydan almanız gereken dersi aldığınızı düşünüp şimdi kendinizi iyi hissedebilecek yeni odaklar bulmayı mı tercih edersiniz?
İtiraz edebilirsiniz, hayır yaşadığım olaylardan bir ders çıkaramam, bana haksızlık edildi diye düşünebilirsiniz? Ancak, böyle düşündüğünüz sürece o negatif frekansta kalacak ve başınıza benzer olayları çekmeye devam edeceksiniz. Olumsuz düşüncelerle en büyük zulmü kendimize yaparız. Yaşadığımız olaylardan almamız gereken dersi almayıp, olaylara kızdıkça başımıza daha büyüklerini çekeriz. Kızgınlık öyle bir şeydir ki, başkalarına duyduğunuzu düşünürken içeriden sizi de yakar.
Çevrenize bakın, sürekli kızgınlık ve nefret içerisinde olan kişilerin hayatları nasıl? Bir de, her ne yaşadıysa yaşasın, hayatı olduğu gibi kabul edip, iç huzurunu ön planda tutan kişilere bakın.
Aynı olayı yaşayan iki kişi düşünün. Biri olaya takılıp kalmış depresyonda ve ilaç kullanırken, bir diğeri geçmişin etkisinden çıkıp önüne bakabiliyor.
Yaşadıklarınızla bilinçlendiniz, yeni bir siz oluştu. Kendinizde değiştirmeniz gereken yönleri fark ettiniz. Bir daha benzer bir olayla karşılaştığınızda nasıl baş edeceğinizi öğrendiniz. Ayrıldığınız sevgilinizin yerine sizi daha mutlu edebilen biri geldi ya da geliyor. Maddi bir kayıp yaşadınız ama bu daha büyüğünü yaşamanızı önledi belki. Kaybettiğinizi sandığınız işiniz, size daha farklı kapılar açtı ya da açacak. Geçirdiğiniz rahatsızlık sağlığınızın kıymetini bilmenizi, önceliği kendinize vermeniz gerektiğini anlattı. Çevrenize yaptığınız fedakarlıklarla daha çok sevilmenizin doğrudan ilişkili olmadığını anladınız. Hayatta en değer vermeniz gereken şeyin “Kendiniz” olduğunu fark etmeniz yolunda birçok uyaranla karşılaştınız.
Geçmişte yaşadığınız bir olay hala sizi etkiliyorsa bunun nedeni bilinçaltınızda tuttuğunuz imgeler ve sizin olaya yüklediğiniz anlamdır. Yaşadıklarınızdan öğrenmeniz gerekeni öğrendikten sonra bu olayın etkisinden çıkmanız için yapmanız gereken olayın zihninizdeki imgesini değiştirmek ve olaya kendinizi daha iyi hissettirecek anlamlar yüklemektir.
Belki de olay tazeyken onun neden başınıza geldiğini fark edemeyebilirsiniz. “Neden ben” sorgulamasından çıktığınızda hayatın akışına güvenip “bunun neden olduğunu şu anda anlamıyor olsam da bunun da bir hikmeti vardır” diyerek hayatınıza daha sağlıklı devam edebilirsiniz. Olayın içinde kaldığınızda olaydaki hayrı göremezseniz, dışarıdan farklı bir bakış açısıyla baktığınızda, kendiniz için iyi kazanımlar da bulabilirsiniz. O gün olmasa bile günün birinde yaşadığınız şeylerdeki hayırlı yönleri fark edebileceksiniz.
Çevrenizde duyduğunuz, gördüğünüz hikayeler bile size bir şey anlatır. Sağlığına ve kendine önem vermeyen birinin yaşadığı sıkıntıları gördüğünüzde kendinizi yoklarsınız. Para kazanma uğruna kendine ve sevdiklerine zaman ayırmayanın sonraki pişmanlığını görmeniz sizi de etkiler.
Ortalama ömür süresine baktığınızda (bir ihtimal 80 yıl dersek) bu sürenin ne kadarını başkalarının etkilerine göre yaşadığınızı sorgulayın. Başınıza her türlü şey gelmiş olabilir, peki siz bu sınırlı ömrü olayın etkisinde kalarak kendinizi üzerek mi yaşamayı tercih ediyorsunuz, yoksa bir çıkış yolu arayarak daha iyi olmayı mı?