İsteyen Herkes Hayatını Değiştirebilir, Kendini Geliştirebilir.
Hayal kırıklıkları, acı dolu deneyimler, travmalar, kaybedişler, başarısızlıklar yaşamış olabilirsiniz. Kendinizi çaresiz, mutsuz, yetersiz, terkedilmiş, yalnız, çaresiz hissetmiş olabilirsiniz.
Genellikle insanlar acılarının geçmeyeceğini, yaşadıklarını unutamayacağını, kendisini zor durumlara düşürenleri affederse yine bu durumlara düşeceğini düşünür. Oysaki durum tam tersidir.
Geçmişte yaşananların duygusunu hala hissediyorsanız, benzer deneyimleri çekmeniz de olasıdır. Çünkü yaydığınız duyguya karşılık gelen kişi ve olaylarla frekanslarınız buluşur.
Affedilemeyen her şey de kişinin kendisinde ağırlık yapar. Evet, sizin hakkınıza giren, inciten, üzen, utandıran, kandıran birini affetmeniz her zaman kolay değildir. Bunun için önce içte kalan duyguyu çıkarmak gerekir. Bir danışanım, annesine karşı çok öfke duyuyor, onu affetmek istemiyordu; onunla yeteri kadar ilgilenmediği için yaşadığı tacizi görmemiş olmasından kızgındı. Hem yaşadıklarının zihninde dönüp durması, hem de içindeki öfke duygusuyla ilişkilerinde kötü davranışlara maruz kalıyordu. Evli ve ona kendini değersiz hissettiren, sürekli ağlatan kişiye bağımlı hale gelmişti. Seanslarımıza başlamadan “benden onu bırakmamı istemeyin” diye konuya girdi. Koçluğun tavsiye vermek olmadığını, duygu odaklı terapi sürecinden sonra kendisi için en uygun kararı vereceğini anlattım. Bilinçli farkındalıktan sonra o küçük kızın yaşadığı travmaya gittik. Kendisini üzen, hayal kırıklığına uğratan, öfkesini tetikleyen kişi ve olaylara karşı duygularını boşalttı. O duyguları ağırlıklı olarak rahim bölgesi ve boğazında hissediyordu. O zamanlar ifade edememiş olduğu duyguları çıkarıp, o küçük çocuğu sarıp sarmaladı. Regresyonla ulaştığımız yoğun yaşanan duyguların boşalmasıyla anneyi de anladığından onu affederek hafiflemeyi yaşadı. Zihnindeki olumsuz sahneleri Nlp yöntemiyle de olmasını istediği şekilde değiştirdik. Çalışmalar esnasında artık o kişinin kendisini eskisi kadar incitmediğinden, hatta ona saygılı davranmaya başladığından bahsetti. Annesiyle yıllardır bozuk olan ilişkisi de düzelmişti. Kendini iyi hissetmesi, değerini karşı tarafa da hissettirmesi güzel gelişmelerdi. Birkaç ay sonra hayatındaki o kişiyle yollarını ayırdığını ve kendini çok daha güçlü hissettiğini, hayatta mutluluğun da var olduğunu yazdı.
Zihin bedeni, beden zihni kontrol etkiler. Bedendeki rahatsızlıklar zihinde çözümlenmemiş bastırılmış duyguların sonucudur. Kilolarından mutsuz olan bir danışanım vardı. Yaşadığı zor durumlarda, iyi hissetmek için, duygularının üstünü yemekle kapatmıştı. Zaman içinde artan kilolarını diyetle vermiş, ancak istediği sonucu alamamıştı. Kilo üzerine çalışırken, önce yemekle duygularını bastırma konusunu çözdük, sonra zihninde kendini güçlü hissetmek için farkında olmadan tuttuğu kiloları boşalttık. Zihninden birikmişliklerini attıkça bedeni de rahatlamaya, daha kolay kilo kontrolü sağlamaya başladı.
Geçmiş geleceği etkiler. Geçmişi değiştiremediğimizi düşünsek de geçmişin etkisini değiştirebiliriz. Bu geleceği de değiştirir. Çocukken çok pişman olduğu bir şeyi yapan bir danışanım bu durumun etkisinden kendini alıkoyamıyordu. Kimseye söylemese de hayatına giren kişiler de sanki bunu biliyormuş gibi onu suçlu hissettiriyordu. İlişkilerinde bu nedenle çok mutsuzdu. Bu konuyu hayatı boyunca çekeceği bir ceza olarak görüyordu. Onu bu kadar etkileyen olaya zihin ve duygularla yolculuk yaptık. Elleri sanki o duruma şahitlik edercesine uyuşmuştu. Kardeşine karşı yaptığı bir davranışın vicdan azabını çekiyordu. O hatayı kabul edip, suçluluk duygusuyla yüzleşti. Ellerinde birikmiş o duyguyu boşalttık. Kardeşinden özür diledi. Hafiflemişti. Geçmişte kendini ve hayatını etkileyen, o 9 yaşındaki küçük çocuğun içinde tuttuğu, o ağırlıklardan özgürleştiğini hissetti. Yıllardır hiç farkında olmadan insanlara hissettirdiği “ben suçluyum” duygusundan çıktığı için artık hayatındaki insanların da ona tavırları değişmeye başlamıştı.
İnsanın negatif duygularını pozitif olanıyla değiştirmesi; hayatında karşısına çıkanları ve onların davranışlarını etkiler. İçte ve dışta kendini yeterli, değerli, şanslı hisseden birinin yaşamı da değişir.
Yaşadıklarınızın, duygularınızın farkında olun. Kendini şanssız hissedenlerin o yönde olaylar yaşaması, değersizlik duygusu yoğun olanların ilişkilerinde hakkettiği değeri görmemesi, çocukken çok fazla eleştiriye maruz kalanların mükemmelliyetçi olma takıntısı gibi birçok duygunun regresyon gibi yöntemlerle kaynağına gidilip, o duyguyu dönüştürmek mümkündür.
Duyguları çözümleyen ve kendisiyle yüzleşenler frekansını değiştirir.
Mutsuzluktan çıkmak, hayal ettiğin hayatı yaşamak; farkındalık ve emek gerektirir.
Hayata dair kendinizin farkında olarak, duygularınızı çözümleyip özgürleşmek, daha kaliteli bir hayata adım atmak için başvuru formunu doldurabilirsiniz.
*Gonca Kubat