Neyi Neden Yaşadığının Farkında mısın?
Görünürde birbiri ile alakasız gibi duran iki konu arasındaki bağı görebiliyorsan; aklını kullanmayı biliyorsun demektir.
Akıl kelimesi Arapça “ikal, akl” köklerinde gelir ve anlamı “bağlamak”tır. İlkin deveyi bağlamak ifadesinde kullanılan bu kelime aslında duyguları, düşünceleri, kavramları ve olayları birbirine bağlayan anlamında kullanılan bir isim olmuştur.
“Bu olay neden benim başıma geldi?” diye sorup, etrafı suçluyorsan, evrensel yasalardan sebep-sonuç yasasını idrak edememişsin demektir. Her sonucun bir sebebi vardır.
Aklını kullanan insan, düşünceleri, duyguları ve yaşadıkları mesajlar arasında bağ kurmayı bilen insandır.Ünlü düşünür Leonarda Da Vinci’nin dediği gibi “Görmeyi öğrenin…
Her şeyin birbiriyle bağlantılı olduğunu fark edeceksiniz…” Kur’an’da akletmenin üzerinde önemle durulmaktadır. İnsan kendi eliyle yaptıklarının bedelini öder. Bu bazen ödül bazen ceza gibi gelir.
Şimdi düşün neden sürekli aynı şeyleri yaşıyor olabilirsin? Şu an yaşadıkların ne ile bağlantılı olabilir?
Misal; korkuların, yargıladıkların, ata kayıtların, fark edip özgürleşmen, dileğinin bedeli, potansiyelini görmen, harekete geçmen için, illüzyonundan çıkman, duygularına başkası yerine kendin hükmetmeyi öğrenmen için…
Peki niye çözülemez bazı durumlar terapilerde;
Çünkü insan yüzleşmek istemez karanlığıyla
Nasrettin Hoca kaybettiği yüzüğünü çarşıda aramaktadır. Ahali hocaya yardımcı olmak için ona eşlik eder. Bir süre sonra içlerinden biri sorar: “Hocam sen bu yüzüğü nerede kaybettin?” “Evin önünde kaybettim.” “Evin önünde kaybettiğin yüzüğü neden çarşıda arıyorsun?” “Evin önü karanlık burası aydınlık da o yüzden burada arıyorum.”
Nasrettin Hoca fıkralarının insanlara metaforlar yoluyla ayna tuttuğunu biliyoruz.
Evindeki karanlıkta aramak yerine, dışarıdaki aydınlıkta aramaya kalkarsan anahtarını nasıl bulabilirsin?Bu metaforik hikaye gibi;
Karşıma değersiz hissettirenler, bencil insanlar çıkıyor derken;
“Sen ne kadar değer verdin kendine?”
Bencillikle suçlarken insanları;
İlgi, sevgi, onay almak için bencilce davrandığının farkında mısın?
“Karşılık beklemiyorum” desen de yaptığın iyiliğe gördüğün nankörlük karşısında hangi içinde kalan ağırlıklarla kendini ve karşındakini pişman ettin? Senin karşılık bekleyerek bir şeyler yapman bencillik değilse, onun sana beklediğin karşılığı vermemesi mi bencilce?
Yalan ve yalancılarla çakışıyorsan;
Sen kendine ne yalanlar söyledin?
“Sevdim” derken ne kadar kabul edebildin, olduğu gibi karşındakini ve en kilidi kendini ne kadar sevdin?
Bugün dert yakındığın partnerin bir zamanlar hayalin, dileğindi belki. “Beni koruyup kollayan biri olsun” derken şimdi hayatını kısıtlıyor diye bahsediyor olabilir misin?
Belki çekildiğin partnerinde; anne babanı yaptığı yada yapmadıkları için suçladığın bir duruma maruz kaldın.
Asla yapmam dediğin neleri yaptın hayatında? Kendini hangi sözlerinle büyüledin? Düşündüğün ve söylediğin negatif sözlerin sana ve başkasına tesirinin farkında mısın? Kimlerin gıybetini yaptın da karmasına girdin?
Belki bir atanızı reddettiniz alışkanlıkları yüzünden, şimdi bereketsizlik deneyimleri yaşıyorsunuz.
Birileri senin inancına saygı göstermiyor diye kızarken, sen başkalarının inancına ne kadar saygılı oldun?
Bir danışanım neden evli erkekleri hayatına çektiğini anlayamıyordu? Sonra farkına vardı ki; “Nasıl olur da bir kadın evli erkekle birlikte olur?” diye evrene bir soru sormuş ve cevabını almıştı.
Bilemezsin ki yargıladığın o insanın çektiği acıları.
Onun gıybetini yaparken negatifini çektiğini, sendeki pozitiflerin ona gittiğini bilsen yine devam eder miydin yermeye?
Herkesin seçimi, tekamül süreci, kader yolu kendine özeldir. Görünenin ardında bilmediğimiz hakikatler vardır. Biz sınırlı bakış açımızla büyük resmi görmeyiz.
Belki de güçlü olmayı istedin, hayat da sana güçlenmen için şartları sundu. Sonuçta kaslarını güçlendirmek için harekete geçtiğin gibi, içindeki seni de yaşadıklarıyla başa çıkararak güçlendirmen gerekiyordu.
Düşüncelerin kokunu bile etkiler. O nedenle içinde bulunduğun yapıya göre, çevrenden farklı davranışları bile görebilirsin.Dışına baktığın gibi, içine baktığında anlayacaksın.
Kimse senin gibi göremez içini. Karşındaki izin verdiğin kadarını görüp anlatırken sana; belki de sen kabul etmek istemeyeceksin anlattıklarını. O yüzden seni sana anlatandan öte, senin kendini keşfetmeni sağlayan insanların değerini bil. Çünkü insan, anlatılanla değil anladığıyla değişir, dönüşür. Bu yüzdendir belki de en iyi arkadaşından çok, en büyük düşmanın sandığın kişi karanlığını gösterip, anahtarını bulmanı sağlar. Bazen en acı çektiğin ilişkin, kilidini açtırtıp, seni sana buldurur. Teşekkür et onlara içinden ve yoluna daha iyi bir sen olarak devam et.
Her şeyin bir götürüsü olduğu gibi, getirisi de vardır. Birine yardım etmen sana da yardım getirir. Diyelim birinin hayallerini gerçekleştirmesinde destek oldun, başka bir şekilde senin de hayalinin gerçekleştirmene destek olunur.
Farkına varıp idrak ettikçe, farklı kapılar da açılır hayatında.
*Gonca Kubat
Bugün yaşadığın sorunların sebebini anlayarak çözmek istiyorsan aşağıdaki formu doldurarak içsel dönüşüm çalışmalarına başvurabilirsin. Kontenjan sınırlıdır.