Sorunu bilmek ve çözmek

Çoğu zaman insan bilmenin sorunu çözeceğini zanneder. Kitaplar okur, videolar izler, sorunuyla ilgili akademik bilgiyi de bulur. Oysa bilmenin, mantık yürütmenin şuuraltındaki kayıtları değiştirmede pek de etkisi olmaz. Yüzmeyi nasıl yapacağını kitap ve videodan okuyup izleyebilirsin. Ancak suya girmeden yüzmeyi deneyimlemiş sayılmazsın. Zihin de öyledir. Bilmek yetmez, hayata geçirmek için araştırmak ve deneyimlemek gerekir.Dibi tutmuş bir tencereyi sadece suyla çalkalayarak temizleyemezsin. Bazen bir deterjan, yağı sökerken, bazen de ovalamak ister. Konuşma terapileri bazı durumlarda yüzeysel kalır, derinlere inmek gerekebilir. Diyelim başkalarını mutlu etmek, onları üzmemek için kendinden tavizler veriyorsun.  Terapilerde kendini değerli hissettirecek çözümler duyabilirsin. O an için iyi de hissedebilirsin. Ancak duygunu biraz daha kurcalarsan aslında yalnızlıktan korkuyor olabilirsin. İnsanlar yanında olsun, seni bırakmasınlar diye kendini onlara adamışsındır. O duyguyu ilk ne zaman hissettiğini bulman duyguyu kaynağında çözmene yardım eder. Yalnızlık duygusunun çocukken hastanede ya da evde tek başına kaldığın bir anda bilinçaltına işleyip zamanla ciddi korku üreten enerji haline geldiğini fark ettiğinde onunla baş etmen daha kolay olur. Hatta o duygunun yoğun olduğu anda onun bedenindeki yansıyan yerini hissedip boşaltman ve o içindeki küçük çocuğu rahatlatman bilinçli zihinle üstesinden gelemediğin duygunu yönetmeni sağlar. Çünkü duygu mantıkla değil duygu ile değişir. 

Çocukken zorla yaptırılan ev işleri büyüyünce mutsuz bir ev hanımı oluşturabilir. Bilinçli zihinle evlenmek isterken bilinçaltınızda evliliğe dair olumsuz inançlar biriktirmiş olabilirsiniz.

Kendisine kötü davranan bir adamın peşinden koşan bir kadına bırak o adamı sana yaramaz demekle, o kişi o adamı bırakmaz. Kendine kötü davranılma duygusunu kabullendiği o anı bulup, değer duygusunu oturtmak gerekir. Bu da bir anda çözülecek bir süreç değildir. Sabır ve itina ile duyguyu bir dedektif gibi izlemeyi gerektirir. Bu duygu küçüklükte güvenilen bir kişiden görülen hayal kırıklığı ile bağlantılı olabilirken, farklı olarak altından kaybetme korkusu da çıkabilir. Bir vakada ilk duygunun oluştuğu anlarda ailede şiddet/taciz çıkarken, başka bir vakada sevilen birinin kaybı, bir başkasında aşırı eleştiriye maruz kalma görülebilir. Birini derin etkileyen bir konu bir başkasında hiç iz bırakmamış olabiliyor. Sorunlar ezberle reçetelerle değil kişiye özel duygu odaklı çalışmalarla çözüme gider.

Genellikle sorunu küçükken insanlar çok önemsemezler. Bilinçaltı benzer duyguyu kaydettikçe sorun da çığ gibi büyümeye başlar. Yaşamı iyice zorlaştırınca hatta hastalık safhasında yardım almayı kabul ederler. Ve genellikle de son yaşanılan olayla kötü olduğuna inanılır. “Sevdiğim o insanı kaybettikten sonra başıma talihsizlikler gelmeye başladı, işimi kaybettim, terk edildim, hastalandım…” Ancak daha eskilere gidildiğinde kardeşler arasında ayrımcılık, aileden sevgiyi hissedememek, hastalıklar, kayıplar, baş edememe duygusunun katmanlaştığı ve son dalgayla da kişinin gücünü bıraktığı fark edilir. Kartopu çığ olmaya başladığında içinden çıkılmaz gibi görünür. Ancak oradaki duygular da katman katman açılabilir.

Benzer sorunları aynı yöntem çözmeyebilir. Diyelim özgüven sorununu çözmek isteyen iki kişi var. Görünen sorun ve beklenen sonuç aynı: ikisinde de özgüvenli olmak isteniyor. Birinde hipnoz, telkin, nlp gibi yöntemler kişinin kendine güvenini arttırırken, diğer kişide dirençle karşılaşabilir. Buzdağının üstü aynıyken altı bambaşka olabiliyor. Konuşma ve telkinle değiştirilemeyen davranışların altındakini görmek ve çözmek esastır. Küçük yaşlarda yaşanan travmalar kişinin bilinçaltını yönettiğinden öncelikle oradaki etkiyi ortadan kaldırmak gerekir. Aç bir çocuğu balonla susturamazsınız. Onun önce karnını doyurmanız gerekir ki sonra balonla oynamayı bilsin. Bilinçaltı da önce açlığının giderilmesini bekler. Telkinleri ondan sonra dinler.

Sorunuza yönelik seans almayı düşünüyorsanız göz önünde bulundurduğunuz ücretlerden ziyade, içeriğin size uygun olup olmadığını araştırmak olsun.

Sorunun da çözümün de kendi içinizde olduğunun bilincinde olun.

*Gonca Kubat

 

Hayatını zorlaştıran duygulardan  özgürleşmek, sorunlarına yönelik yapılabilecek çalışmalar hakkında kısa bir öngörüşme ile bilgi almak için başvuru formunu doldurabilirsin.

    Adınız, Soyadınız

    Telefon Numaranız (Başına 0 koyarak ve boşluk bırakmadan girin)

    E-posta Adresiniz

    Doğum Yılınız

    Yaşadığınız Şehir

    Probleminizden kısaca bahsedin

     

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir